Ekonomi

Aman ‘çek’lere dikkat!

Türkiye Bankalar Birliği’'nin açıkladığı karşılıksız çek oranlarındaki artışı değerlendiren Bursa iş dünyası, cezai yükümlülüklerin geri gelmesini isteyerek, avukat ve bankaları zengin ettiklerini belirttiler. Ekohaber Gazetesi, Bursa iş dünyasının temsilcileriyle konuştu.

Aman ‘çek’lere dikkat!
22-03-2016 15:51

Karşılıksız çekler piyasayı alt üst etmeye başladı. Türkiye Bankalar Birliği (TBB) bu yılın ocak ve şubat aylarında toplam 4 milyar 429 milyon lira tutarında 126 bin 535 adet çekin karşılıksız çıktığını bildirdi. Ekonomik kriz zamanında borçlu firmalara tanınan ‘İflas Erteleme’ kolaylığının piyasada kötü niyetle değerlendirildiği ve ‘hileli iflas’ın meşru hale geldiği ifade edilirken, tahsilat yapamayan firmaların, normal firmaları da zorlamaya başladığı öğrenildi. İşadamları bir an önce Çek Yasası’nın yeniden gözden geçirilmesi ve mağduriyetlerin önlenmesini, piyasada çarkın dönmesini istiyor.

TBB Risk Merkezi’nin verilerine göre, ekonomik kriz dönemlerinde firmaların nakit yerine çek ve senetle ödemeye yöneldiği anlaşılıyor. Örneğin, krizle geçen 2009 yılında bankalara ibraz edilen toplam çek sayısı milyondan 29 milyonun üzerine çıktı, izleyen yıllarda yine yıllık 20-21 milyon arasında değişti. 2009’da karşılıksız işlemi yapılan çek sayısı 1 milyon 756 bine, karşılıksız çeklerin tutarı da 23 milyar liraya tırmandı. İzleyen yıllarda ödenmeyen çeklerin tutarı 11-13 milyar seviyesine geriledi. Ancak 2014 yılından itibaren karşılıksız çeklerin hem sayısı hem de tutarında artış görünüyor.

2014’te bankalara gelen toplam çek sayısı 23,2 milyon, miktarı 601 milyar; karşılıksız çek sayısı 673,5 bin, tutarı da 19 milyar 920 milyon lira oldu. 2015 yılında toplam tutarı 672,7 milyar lira olan 22,8 milyon çek yazılırken, karşılıksız çekin sayısı 775 bin, tutarı da 27 milyar 292 milyon liraya yükseldi. Karşılıksız çekler aydan aya çoğaldı, miktarı artı. Ancak asıl dramatik değişim, karşılıksız işlemi yapıldıktan sonra ödenebilen çeklerin sayısı ve miktarındaki düşüşte yaşandı. Daha önce karşılıksız çek işlemi yapıldıktan sonra ödenen çeklerin aylık adedi 15 ila 20 binlerde seyrederken, 2016’nın ocak ayında 6 bin 707’ye, şubat ayında da 8 bin 151’3e düştü. Karşılıksız çek işlemi yapıldıktan sonra ödenen çeklerin tutarı ise önceki yıllarda aylık ortalama 400 milyon liranın üzerinde seyrederken, geçtiğimiz ocak ve şubat aylarında 216 ve 212 milyon liraya geriledi. Ödenmeyen çek toplam çeklerin adet olarak yüzde 3,6’sını oluşturuyor. Çekle yapılan ödemelerin tahsil edilemeyen bölümü ise toplam işlemin yüzde 4’ünü oluşturuyor.

‘Yasayla gelen değişiklikler’

İlker Oral / BOSİAD YKB
Karşılıksız çek olaylarında, son yasayla getirilen değişiklikler var. Yeni düzenlemelerle yaptırım gücü zayıfladığı için insanlarımız zor durumda. İcra daireleri de çalışmıyor. Çünkü işlem çok. Dolayısıyla bizim insanımızın, sanayici veya tüccarımızın zaafiyetleri de oldu. Biraz maddi sıkıntı varsa, kaçamak yollara da gidebiliyorlar. Yasanın yeni düzenlemelerle iki tarafı da tatmin edici hale getirilmesi gerekiyor. Yani insanların ödenmemiş çek nedeniyle hapse atılmasını da doğru bulmuyorum.Ama buna karşı gerçek, doğru sanayici ve tüccarın mağdur edilmemesi, mağduriyetlerin giderilmesi lazım. Bu konularda hepimizin sıkıntıları var.
Biz firma olarak taahhüt usulü ve büyük firmalarla çalışıyoruz. Karşılıksız çek yüzde 5’i geçmez. Yani firma olarak pek sıkıntılı değiliz. Ama sıkıntı yaşadığını bildiğimiz bir sürü sanayici dostlarımız, arkadaşlarımız var.

‘Bunlar dünyanın hiç bir yerinde yok’

Mustafa Taşdelen / Taşdelen Group YKB
Maalesef karşılıksız çek konusu Türkiye’nin kanayan yarası. Türkiye’de ödeme sisteminin ne kadar laçka duruma geldiğinin bir göstergesi. Dünyanın hiç bir yerinde vadeli çek yoktur... Dünyanın hiç bir yerinde karşılıksız çek sorunu da yoktur. Çünkü çeki yazan insan, eğer bunun karşılığının olmadığını bilirse, başının ne kadar büyük bir belaya gireceğini bilir. Bunu bildiği için de hiç bir zaman buna tevessül etmez. Ben Almanya’da bir gün yüksek montanlı bir işe girşmiştim. Çek almıştım, bankaya gidip, ‘Bu çekin karşılığı var mı’ diye sorduğum bankacının suratı masmavi oldu... ‘Ne demek yani’ dedi, ‘Bir çekin karşılığı olmaması mümkün mü’ dedi. ‘Olamaz böyle bir şey’ dedi. Bu çok büyük bir suçtur. Ama Türkiye’de maalesef, geçmişte hukuki yaptırımları olan karşılıksız çekin hukuki yaptırımları kalktığı zaman, tamamen çeki yazanın insafına kalmış bir ödeme sistemi... Türk ödeme sisteminin ne kadar zor, problemli olduğunun bir belgesi. Sistem mutlaka düzene sokulmalı ve zapturapta alınması gerekir. Yoksa, hem KOBİ hem küçük ve büyük sanayicilerin bu çekleri ödenmezse çok büyük problemler yaşayacağını düşünüyorum.

‘Avukat ve bankaları zengin ediyoruz’

Nurullah Atasoy / Altınsoy Madencilik YKB
Sadece bizim firmada üç ayda 700 bin liralık karşılıksız çek döndü. Borçlu firmaların çoğu, bilerek bilmeyerek, hileli ya da değil, hepsi iflas erteleme yoluna gitmişler. İflas ertelemeden dolayı siz elinizdeki çekle ilgili işlem yapamıyorsunuz, yazıp başkasına veremiyorsunuz. Çek Yasası’nda bir değişiklik yapıp bunu düzeltmek lazım. Bu iş böyle devam ederse Türkiye’nin ticaret ve sanayi hayatı bitecek. Örneğin Afyon’da bir firma, 220 işçisi vardı, şimdi 20 işçiyle çalışıyor. Adamın 20 dönüm kapalı alanı var. İçi dolu makine, hepsi boş yatıyor. Neden? Çünkü, verdiğin mermerin parasını alamadı. Üretse ne olacak? O kadar büyük bir sorun ki!.. Konut satışları durunca müteahhit mermercinin parasını ödemez. Beklentimiz ‘Çek Yasası ve İflas Erteleme’ye bir çözüm getirilmesi. Yani bilerek hileli iflaslar var resmen... Tahminim, iflasların yüzde 50’si hileli.
İcra Daireleri de haklı, yapamıyor. İki sene önce icraya verdiklerimizin parasını hala alamadık. Hele kasım ayından bu yana, çek ödeme diye birşey yok. Ne yapacağımızı şaşırdık. Avukat ve bankaları zengin ediyoruz. Alacağınızı alamayınca, siz de borcunuzu ödemekte zorlanıyorsunuz. Silsile halinde.
Bu ay sonunda İzmir’de mermer fuarı var. Çin’de tatiller bitti, fuara gelecekler. Bizim sektörün ihracat dışında şansı yok. İzmir Fuarı’nın ardından işlerin açılmasını umuyoruz.

‘Cezai yükümlülükler geri gelmeli’

Coşkun İrfan / Evinoks YKB
‘Karşılıksız çek meselesi en büyük sıkıntı. Önceki kriz ortamında karşılıksız çek olaylarının artması üzerine ağır cezai müeyyideler getirilmişti. Bir iki yıllığına geçici olarak bu ağır cezai müeyyideler ortadan kaldırıldı, ama o öyle kalakaldı. Belki ağır kriz ortamlarında bazı önlemler alınabilir, ama bunların devamlılık arzetmesi yanlış bir şey.
Şu anda çekin herhangi bir kağıt parçasından farkı yok. Bankalar sorumluk almıyor. Millete istediği gibi çek koçanını veriyor. Millet de onları pırasa doğrar gibi kesiyorlar ve ondan sonra da ödenmiyor. Evet son 4-5 aydır çek ile ilgili çok ciddi sıkıntıların piyasada arttığını duyuyorum. Çek almış olmanın her hangi bir garanti ifade etmedğini, karşılıksız çekin her hangi bir müeyyidesi olmadığı için çekin bir hükmü de kalmadı.
Derhal ve hızla tedbir alınıp çek ile ilgili eski cezai yükümlüküklerin tekrar geri getirilmesi, bankaların da çek verirken, çek üzerindeki sorumluluk miktarlarının artırılması, bu şekilde çeke olan güvenin artırılması lazım.
Piyasanın gereklerine uygun yeni düzenlemelerin acilen yapılması lazım. Zaten artık söz, eski saflık ve ticari değerini kaybetmiş durumda. Söz yok. Firma olarak çek alıyoruz, açık hesap asla çalışmıyoruz, yurt içinde ve dışında. Yurt dışında akreditifli, vadeli ve vadesiz akreditifli. Yurt içinde de mutlaka çek alıyoruz ama firma ile ilgili bütün istihbaratı alıyoruz. En ufak sorun gördüğünüzde firmayla çalışmıyoruz.
Çek için de karşılığında banka teminat mektubu veriyoruz. Çünkü sadece veren değil, çeki alanlar açısından da risk var. adam çeki alıyor, bir yerlere kullanıyor, sonra da iflas ertelemeyi istiyor, akabinde malını alamıyorsun, verilen çeklerden dolayı da sorumluluk olmuyor. Ne malını ne paranı alabiliyorsun. Dolayısıyla bu iflas erteleme yasaları ile ilgili önlemlerin de bir an önce düzeltilmesi lazım. Şu anda güvenin kalmadığı bir ortamdayız.

‘Yaşamadım’

Tuğrul Karasarlıoğlu / AKU Gör. Sis. YKB
Açıkçası biz otomotiv sanayi ile çalışıyoruz ve yaptığımız iş sebebiyle çek kullanmıyoruz, almıyoruz. Otomotiv sanayinde bir ay sonra, iki ay sonra, tam zamanında gereken ödemeler yapılıyor. Bu nedenle de çek ve senete ihtiyaç duymuyoruz. Ben böyle bir sorun yaşamadım.

‘Bizim sektörde çok değil’

Işık Uğurtuğ / Küçükyıldız Otel YKB
Karşılıksız çek bizim sektörde çok değil. Daha ziyade seyahat acentalarının verdiği hizmetler karşılığı otellere yansıyor. Çek, döviz dönüyor ama olumsuzluk büyük boyutlarda değil. Biz genellikle otelleri pazarlarken, kapora ve vadeli çek alıyoruz. Hizmetin verildiği güne kadar da bu çeklerin ödenmesi gerekiyor. Onun için bizim turizm sektöründe mağduriyetler çok fazla değil.

‘Hukuk sistemi çok yavaş’

Sinan Baykal / Seger YKB
Karşılıksız çek konusundaki gelişmelerle ilgili duruma çok vakıf değilim. Çok sınırlı bayilerle çalıştığımız için ve bizim bayilerimiz bu konudaki yükümlülüklerini kusursuz yerine getirdikleri için bu sıkıntıyı biz çok fazla hissetmiyoruz. Biz firma olarak kriz dönemlerinde bile bu tür sorunlar yaşamadık. Ama basından takip ettiğimiz kadarıyla artış var. Tabi burada ciddi problem var. Alında karşılıksız çekler konusunda bir adli müracatınız olduğunda, oradaki mağduriyetinizin telafi edilmesi konusunda sistem çok yavaş işliyor. 5-6 seneden 7-8 yıldan fazla süren davalara doğru gidiliyor. Para on sene sonra tahsil edilse bir anlamı kalmıyor. Bunlar büyük sıkıntı tabi. Bu konuların acil çözüme kavuşması lazım. Çekin bir itibarı kalmadı. Çalıştığınız müşteri itibarlı bir müşteriyse çeke senete güvenmeyip veriyorsunuz.
Çek ve senedin hukuken bir değeri varsa da gerçekte paranızı almanız mümkün değil. Kanun ve uygulamalar anlamında hukuki bir takım sıkıntılar var. Hem hukukçular hem de devlet bunu aşmak zorunda. Çünkü yasaları güvenli kılmazsanız, Türkiye’nin gelişmesini bekleyemezsiniz. Kötü niyetlilere karşı sistemi güvenli hale getirmek mecburiyeti var.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
KÖŞE YAZARLARI TÜMÜ
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
ÇOK OKUNAN HABERLER